Görevli yüzme antrenörleri, kurslarda “özel” öğrencilere sosyalleşmeleri ve hayata tutunmaları amacıyla eğitim veriyor. İlk başladıklarında suya girmeye çekinen otizmli çocuklar, daha sonra sevdikleri bu sporda mutluluğa kulaç atıyor.
Antrenör Anıl Bulut: “Çocuklar öz güven kazanıyor”
Yüzme antrenörü Anıl Bulut, Tekirdağ Olimpik Yüzme Havuzunda bu yıl 10 özel çocukla çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Eğitimler sayesinde otizmli çocuklarda çok fazla değişim olduğunu belirten Bulut, “Yüzme kurslarımız hafta içi 4 gün devam ediyor. Otizmli veya down sendromlu olsun, bütün çocuklarımıza yüzmeyi sevdirmeye çalışıyoruz. Çocuklar buraya severek geliyor ve çoğu burada sosyalleşiyor. Zamanla çok iyi yüzen çocuklar oluyor ve daha sonra onlar da yarışlara katılıp derece elde ediyor.” dedi.
Bulut, fırsat verildiğinde “özel” çocukların her şeyi başarabileceğini vurgulayarak, “Buradan ailelere de seslenmek istiyorum. Gelsinler, çocukları yüzmeyi öğrensin. Belli bir süre sonra çocukları güzel yerlere gelebilir. Yüzmeye başladıktan sonra hayatları değişen, işe giren çocuklarımız var. Belediyede, hastanede çalışan özel çocuklar var. Çocuklar öz güven kazanıyor.” diye konuştu. Herkesin öğrenme süresinin farklılık gösterebileceğine işaret eden Bulut, “Öğrenmeleri zor olsa da sonunda öğreniyorlar. 23-24 Nisan’da engelli çocuklarımızın yarışması olacak. Başarı sağlayan çocuklarımız bir üst tura gidecekler. Ben inanıyorum, içlerinden derece alanlar çıkacaktır. Madalya kazanan çocuklar diğer çocuklara da örnek oluyor. Hedefimizi milli takım olarak belirledik. Bu hedef kapsamında çalışmalarımıza devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Otizmli Kaan Baran: “Yüzmeye uzun zamandır devam ediyorum”
Yüzme kursuna gelen otizmli Kaan Baran, babasıyla başladığı bu sporu hiç bırakmadığını ifade etti.
Spora başladıktan sonra hayatında güzel şeyler olduğunu anlatan Baran, şöyle devam etti: “Yüzmeye uzun zamandır devam ediyorum. Yüzmeye başladıktan sonra yeni arkadaşlar, yeni insanlar tanıma şansım oldu. Hiç Tekirdağ’dan ayrılmazdım ama yüzme sayesinde farklı illeri, bilmediğim yerleri görme şansı yakaladım. Antalya’da bir yarışmada bronz madalya kazandım. Çalışmaya devam ediyorum. Elimden gelen her şeyi yapacağım. Daha güzel dereceler elde etmek istiyorum.”
Otizmli oğlunu yüzmeye getiren Hüseyin Akata ise sportif aktivitelerin çok faydasını gördüklerini anlattı.
Oğlunun yüzme sayesinde sosyalleştiğine işaret eden Akata, “Yüzmeyle birlikte zaman içinde çocuğun davranışlarında belli bir değişiklik oluyor. Mutlu oluyor en azından, rahatlıyor. Çocukları bir parka veya çay bahçesine götürüp, diğer insanlar nasıl yaşıyor, göstermek gerekiyor. Bunları öğretmek ve sosyal bir çocuk, sosyal bir kişilik sağlamalıyız. Çocuğumuzu eve kapatmıyor, sosyalleşmesi için elimizden geleni yapıyoruz.” şeklinde konuştu. (AA)