Bursa’nın Osmangazi ilçesinde ilkokul öğrencileri, sınıflarındaki işitme engelli arkadaşlarıyla rahat iletişim kurabilmek için işaret dili öğrendi.
Doğuştan işitme engelli Kerem Cem Elinç, 4 yıl önce Sadi Etkeser İlkokulu’nda öğrenim görmeye başladı. Ebeveynleri de işitme engelli olan Elinç, okula başladığında sınıf arkadaşlarıyla iletişim kurmakta zorluk çekince sınıf öğretmeni Kerem Ataman, öğrencisinin okula adaptasyonunu sağlamak için sınıfın işaret dili eğitimi alması girişiminde bulundu. Bunun üzerine işaret dili öğretmeni Emine Biçim, şu an 4. sınıfta bulunan Kerem’in arkadaşları için 1. sınıftan itibaren haftanın bir günü 2 saat işaret dili eğitimlerine başladı. Zamanla işaret dilini öğrenen 25 öğrenci, işitme cihazı da kullanan arkadaşları Kerem’in okula uyum sağlamasına yardımcı oldu.
Sınıf öğretmeni Ataman, öğrencisi Kerem’in 1. sınıfa başladığında sadece “anne”, “baba” ve “tuvalet” gibi sınırlı sayıda kelime bildiğini anlatarak, bu durumda sınıftaki tüm öğrencilerin zorluk yaşadığını söyledi.
Tüm sınıfın işaret dili öğrenmesiyle Kerem’in öz güveninin arttığını ve arkadaşlarının da empati yaparak durumun farkına vardığını belirten Ataman, “Öğrenciler, sözleri, kelimeleri kullanmadan kendini işaretlerle ifade etmenin zorluğunu öğrendi. Durumu daha iyi anladıkları için Kerem’e daha çok yardım etmeye başladılar” diye konuştu.
Kerem’in okula adaptasyonunu sağladıklarını vurgulayan Ataman, “Bu derste, işaret dilinde kendini daha iyi anlatabildiği için dersin yıldızı Kerem oldu. Özgüveni tavana vurdu, okula gelmekten hoşlandı, zevk aldı” dedi.
Ataman, Kerem’in de Türkçe öğrenmesini hızlandırmak için işaret dilini, bu ders dışında kullanmasını istemediklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Kerem ile arkadaşları işaret diliyle daha iyi kaynaştı ama işaret dilini diğer derslerde kullanmayı yasakladık çünkü Kerem ile işaret diliyle anlaşsaydık, Türkçe öğrenmeye, kendini dil kullanarak ifade etmeye çalışmayacaktı. Bunu öğrenmesi için belli bir zorluk çekmesi gerekiyordu. Onun için de işaret dilini sadece işaret dili dersinde ve anlaşmakta çok zorluk yaşadıkları zaman kullandık. Bu sayede hem biz Kerem’i anladık hem Kerem bizi anladı. Sınıf arkadaşları empati kurarak onun içinde bulunduğu zorluğu anladı. Bu sayede Kerem de şunu düşündü, onlar benim için bir şey yapıyor, ben de çabalamalıyım.” dedi.
Evde annesi ve babasının da işitme engelli olması nedeniyle Kerem’in içinde bulunduğu zorluğun daha da arttığına işaret eden Ataman, şunları kaydetti:
“Her gün ilkokulda 6 saat ders görüyoruz. Öğleden sonra da birebir Kerem Cem’e 2 saat boyunca destek eğitimi verdik. Öğretmeni olarak meslek eğitimine ben girdim. Eksikliklerini zaten 4 senedir biliyoruz. Ona göre güzel çalışmalar yaptık. Kerem, şu an kendini ifade edebiliyor, söylediğini çok rahat anlayabiliyor. Kelimeleri çok güzel çıkartabiliyor, okuyabiliyor. Matematikte dört işlemi çok rahat yapıyor, soruları çözebiliyor. Türkçede güzel bir noktadayız. Daha hızlı ilerleyebilirdik ama evde hiç konuşulmadığı için, yani hiç ses olmadığı için, sınıfa bir anda adapte olması çok zor oldu. Derslerde gelinen aşamadan çok memnunum. Kerem, çok çalışkan ve zeki bir öğrenci.” (AA)
